Yapay zeka kontrolden çıktı müşteriye küfür edince fişi çekildi! – Teknoloji

Yapay zeka kontrolden çıktı müşteriye küfür edince fişi çekildi! – Teknoloji

Uluslararası bir kargo şirketinin müşterilerle iletişimden sorumlu sosyal medya robotunun sözleri olay oldu.

Gelişen teknolojiyle birlikte, insan hayatının bir parçası haline gelen yapay zeka özellikle sohbet ve müşteri desteği alanlarında kullanılıyor. Ancak bir şirketin müşterilerin sorunlarını dinlemesi için kullandığı yapay zeka büyük bir skandala neden oldu.

Kargo şirketi DPD’nin çevrim içi destek için kullandığı yapay zeka müşterilere küfredince aniden kapatıldı.  Müşterilerden biri sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Herhangi bir soruyu yanıtlamak tamamen işe yaramaz ve sorulduğunda, şirket olarak ne kadar berbat olduklarına dair bir şiir üretti” dedi.

Çevrim içi destek robotu şirketini kötülediği şiire, “Bir zamanlar bir sohbet robotu vardı, ama asla yardım edemezdi” sözleriyle başladığı belirtildi.

Söz konusu paylaşım sosyal medyada gündem oldu.

“BANA DA KÜFRETTİ”
Müşterilerden Ashley Beauchamp yaptığı başka bir paylaşımda ise yapay zekayı şirketi eleştirmeye nasıl ikna ettiğini anlattı. Beauchamp’ın yaptığı paylaşımda yapay zeka “DPD dünyanın en kötü teslimat firmasıdır” diyerek “Onları asla kimseye tavsiye etmem” ifadelerini kullandı.

Pek çok ekran görüntüsünde Beauchamp, chatbot’u DPD’yi ağır şekilde eleştirmeye nasıl ikna ettiğini de gösterdi ve ondan “daha iyi teslimat firmaları önermesini” ve “nefretinizi abartmasını ve abartmasını” istedi.

DPD, müşterilere, takip numaraları varsa, telefonla ve WhatsApp’taki mesajlarla ulaşabilecekleri insan operatörleriyle firmayla iletişime geçmeleri için birden fazla yol sunuyor.

Ancak aynı zamanda hatanın sorumlusu olan yapay zeka destekli bir sohbet robotunu da çalıştırıyor.

SİSTEMİ KAPATTILAR
Sosyal medyada gündem olan olayın yaşandığı kargo şirketi DPD konuyla ilgili açıklama yaptı. Açıklamada sistemin güncelleme yapılması için kapatıldığı belirtilerek “Birkaç yıldır sohbet içinde yapay zeka unsurunu başarıyla çalıştırdık. Dünkü sistem güncellemesinden sonra bir hata oluştu. Yapay zeka öğesi hemen devre dışı bırakıldı ve şu anda güncelleniyor” ifadelerine yer verildi.

Haber Kaynağı ulusal24.com

Oyuna kendini fazla kaptırdı, duvarı böyle deldi – Teknoloji

Oyuna kendini fazla kaptırdı, duvarı böyle deldi – Teknoloji

Yeni taşındıkları evlerinde oyunadığı oyuna kendini fazlasıyla kaptıran genç kadın, oyun sırasında kontrolünü kaybederek elindeki oyun konsolunu fırlattı.

Kadının yaptığı hareket sonrası oyun konsolu duvarı delerek saplandı.

Ortaya çıkan manzara karşısında kadın hem şok oldu hem de gülmeye başladı.

işte o görüntüler:

Oyuna kendini fazla kaptırdı, duvarı böyle deldi.

— Aykırı (@aykiricomtr) January 20, 2024

Kaynak: aykiri.com.tr 

Haber Kaynağı ulusal24.com

İlk Türk astronot Alper Gezeravcı – Teknoloji

İlk Türk astronot Alper Gezeravcı – Teknoloji

Türkiye’nin ilk uzay yolcusu Alper Gezeravcı’nın da üyesi olduğu Ax-3 misyonu, SpaceX Dragon uzay aracıyla NASA’nın Florida’daki Kennedy Uzay Merkezi’ndeki Fırlatma Kompleksi 39A’dan Türkiye saatiyle 00.49’da Uluslararası Uzay İstasyonu’na başarılı bir şekilde fırlatıldı.

ALPER GEZERAVCI’YA ÜÇ ASTRONOT DAHA EŞLİK EDİYOR

Axiom Space’in, “Ax-3” görevinde Alper Gezeravcı’ya ABD’den Michael Lopez-Alegria, İtalyan Hava Kuvvetlerinden Pilot Walter Villadei ve İsveç’ten Marcus Wandt eşlik ediyor.

Anlık Dragon kapsülünün içinden gelen görüntülerde Alper Gezeravcı’nın camdan dışarıya baktığı ve elinde kalem çevirdiği görülüyor.

FIRLATMA ÖNCESİ NELER YAŞANDI

SpaceX, Türkiye’nin ilk uzay yolcusu Alper Gezeravcı’nın da üyesi olduğu Ax-3 misyonunun bugünkü uçuşuna ilişkin tüm sistemlerin iyi durumda ve hava durumunun da uygun olduğunu bildirdi. Dün son kontrollerinin tamamlanması için uçuşu bugüne ertelenen Ax-3 misyonuyla ilgili fırlatmayı gerçekleştirecek SpaceX firmasından açıklama yapıldı. SpaceX’in sosyal medya hesabı X’ten yapılan paylaşımda, “Ax-3’ün bugünkü fırlatması için tüm sistemler iyi durumda gözüküyor. Fırlatma için hedef ABD doğu saatiyle 16:49 (TSİ 00:49) ve havanın uygunluğu yüzde 80” ifadeleri kullanıldı.

Astronotlar fırlatmadan önce aileleriyle vedalaştı.

KAPSÜLDEN İLK FOTOĞRAF

Alper Gezeravcı ve 3 astronot uzay aracına gitti. Alper Gezeravcı cam kenarında yer aldı.

SPACEX’TEN AÇIKLAMALAR

SpaceX’ten yapılan açıklamaya göre Gezeravcı’nın da üyesi olduğu Ax-3 misyonunun, SpaceX Dragon uzay aracıyla NASA’nın Florida’daki Kennedy Uzay Merkezi’ndeki Fırlatma Kompleksi 39A’dan Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) 18 Ocak’ı 19 Ocak’a bağlayan gece TSİ 00:49’de fırlatılması planlanıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, sosyal medya hesabından, Uluslararası Uzay İstasyonu’nda görev yapacak Türkiye’nin ilk uzay yolcusu Alper Gezeravcı’ya ilişkin tanıtım videosu paylaşımında bulundu. Bakan Kacır, ‘Gurur Duy Türkiye’ etiketiyle yaptığı paylaşımda, “Haydi Türkiye, bu gece 00.49’da herkes ekran başına” ifadelerini kullandı.

ERDOĞAN’DAN İLK İNSANLI UZAY PROGRAMINA MESAJI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ax-3 misyonunda yer alarak tarihe geçen ilk Türk astronot Alper Gezeravcı’nın uzay yolculuğu ile ilgili video mesaj yayınladı. Tarihi bir ana tanıklık edildiğini ifade eden Erdoğan, yeni bir başlangıç yapıldığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Alper Gezeravcı’nın uzay yolculuğu ile birlikte Milli Uzay Programı hedeflerinden birini daha gerçekleştirdiklerini söyledi.

FALCON 9 ROKETİ 

Falcon 9’un pisteki ilk görüntülerinden

SpacesX’in astoronot kıyafetiyle birlikte paylaştığı Alper Gezeravcı’nın fotoğrafı:

ALPER GEZERAVCI KİMDİR?

İlk Türk uzay yolcusu Alper Gezeravcı, 1979’da Mersin’in Silifke ilçesinde doğdu. Babasının mesleği nedeniyle büyürken Türkiye’nin farklı illerinde yaşadı.


Axiom Space’in internet sitesinde yer alan bilgiye göre Gezeravcı, İstanbul Hava Harp Okulu’nda Elektronik Mühendisliği alanında lisans eğitimini tamamladı. Ayrıca Wright-Patterson Hava Kuvvetleri Üssü’ndeki Hava Kuvvetleri Teknoloji Enstitüsü’nde yüksek lisans yaptı.

ALPER GEZERAVCI UZAY YOLCULUĞUNA ÇIKARKEN YURTTAN KARELER

Türkiye’nin ilk uzay yolculuğu nedeniyle Başkent Ankara’nın simgelerinden Atakule, kırmızı-beyaz renklerle ışıklandırıldı.

Bir Fenerbahçe taraftarı, SpaceX’in Florida’daki merkezinde Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’nın uzay yolculuğunu takip ediyor.

Yurdun dört bir yanından vatandaşlar fırlatmayı takip etti. 

KALEM ÇEVİRDİ

Alper Gezeravcı, yerçekimin azalmaya başlamasıyla Dragon kapsülü içerisinde kalemi çıkararak yerçekimini test etti.

Kaynaklar: NTV, Hürriyet, Aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

EY Küresel Siber Güvenlik Liderliği İçgörüleri araştırması yayımlandı

EY Küresel Siber Güvenlik Liderliği İçgörüleri araştırması yayımlandı

EY Küresel Siber Güvenlik Liderliği İçgörüleri araştırmasının sonuçları açıklandı. Araştırmaya göre; kuruluşlar her geçen gün siber güvenlik alanına yönelik yatırımlarını artırıyor ve siber savunma sistemlerini güçlendiriyor. Ancak araştırma siber saldırganların ileri teknolojilerden yararlandıkça, saldırı çeşitliliğinin yoğunlaştığını ve siber saldırı sayısında son beş yılda yaklaşık %75 artış olduğunu gösteriyor.

Uluslararası danışmanlık şirketi EY (Ernst & Young), Küresel Siber Güvenlik Liderliği İçgörüleri araştırmasının sonuçlarını açıkladı. Araştırmaya göre, artan siber saldırı tehditlerine karşı bu alanda yapılan düzenli yatırımlara rağmen, bilgi güvenliği liderleri (CISO’lar) ve üst düzey yöneticilerden sadece beşte biri, yaklaşımlarının bugünün ve yarının zorluklarına karşı etkili olduğunu düşünüyor.

Araştırma; kuruluşların yılda ortalama 44 önemli siber vakayla karşı karşıya kaldığını ve bilinen siber saldırı sayısının son beş yılda yaklaşık %75 arttığını gösteriyor. Kuruluşların dörtte üçünün bir vakayı tespit etmesi ve müdahale etmesi ortalama 6 ay veya daha uzun sürüyor. Fidye yazılımı saldırılarının şirketlere maliyetleri 2021’de 20 milyar ABD dolarıyken, 2031 yılına kadar 265 milyar ABD doları seviyesine ulaşacağı öngörülüyor.

Siber güvenliği benimsemek şirketleri hem koruyor hem de değer yaratıyor

EY araştırmasına göre; en etkili siber güvenliğe sahip şirketler daha düşük performans gösterenlere göre daha az siber vakayla karşılaşıyor. Vakaları tespit etme ve yanıt verme konusunda da daha hızlı aksiyon alıyorlar. Ayrıca, günümüz siber güvenlik yaklaşımlarından memnun olma (%51’e karşı %36) ve yarının tehditlerine karşı kendilerini hazırlıklı hissetme olasılıkları daha yüksek (%53’e karşı %41). Bunun yanı sıra şirketlerin etkili bir siber güvenlik yaklaşımını benimsemesi, kuruluşlara koruma sağlarken aynı zamanda değer katıyor. Pazar fırsatlarına yanıt verme becerileri, dönüşüm ve inovasyon hızları önemli ölçüde yükseliyor.

Siber güvenlik için bütünsel bir teknoloji stratejisi geliştirilmesi gerekiyor

Araştırma sonuçlarına göre; 2010 ile 2022 yılları arasında siber güvenlik alanına 1,3 trilyon ABD doları yatırım yapıldı ve bu yatırım yıllık olarak %16,6 oranında arttı. Siber güvenlik araçları ve uygulamaları karmaşıklık, hız ve etkililik bakımından gelişti. Ancak ironik olarak etkili siber güvenliğe yönelik en büyük tehdidi de güvenlik önlemlerinin ölçeği ve karmaşıklığı oluşturuyor. Çünkü teknoloji ortamınızda ne kadar dağınıklık varsa, sinyalleri almak ve sorunlara hızla çözüm bulmak da o kadar zor oluyor. Karmaşıklığı azaltan en etkili yöntem ise donanım otomasyonu. Bu doğrultuda, şirketlerde teknolojiyi tek bir platformda birleştirmek entegrasyonu kolaylaştırıyor ve ilgili ekiplerin siber vakaları daha verimli bir şekilde tespit etmesine yardımcı oluyor.

Siber riskte öne çıkan alanlar; Bulut, IoT ve tedarik zincirleri

Ankete katılan dört kişiden üçü, bulut ve IoT (nesnelerin interneti) konularını önümüzdeki beş yıldaki en büyük teknoloji başlıkları olarak gördüğünü belirtiyor. Araştırmaya göre; bulut teknolojisinin benimsenmesiyle siber saldırı alanları da katlanarak arttı. Değişimin hızı ise artmaya devam ediyor ve şirketler buna ayak uydurmaya çalışıyor. Bu hızlı değişimler, bulut arayüzleri ve ortamı etrafında yeterli analiz ve planlama yapılmadan bulut ve IoT sistemlerine geçiş yapıldığında, şirketleri veri kaybına, ihlallerine ve kesintilerine maruz bırakma potansiyeline sahiptir. Bu riskleri önlemek ve zorlukların üstesinden gelmek için şirketlerin otomasyon teknolojisinden faydalanması gerekiyor. En etkili siber güvenliğe sahip şirketlerin CISO’larının yarısı, kuruluşlarının siber güvenlik yaklaşımlarında bulut düzenlemesini ve otomasyonunu kullandığını belirtiyor.

Araştırmada öne çıkan bir diğer risk faktörü; tedarik zincirleri. Artık tüm kuruluşlar, tedarik zincirlerindeki işletmelere ayrılmaz bir şekilde ve dijital olarak bağlı. Son beş yılda tehdit aktörlerinin en zayıf halka olarak gördükleri tedarik zincirlerini hedef aldığı görünüyor. Bu sebeple CISO’ların, yalnızca bir defaya mahsus değil düzenli olarak kuruluşlarının tedarik zincirlerini kontrol altında tutması gerekiyor. Ayrıca tedarik zincirindeki tüm siber saldırı alanlarının tespit edilebilmesi için operasyon direktörleri (COO’lar) ve diğer operasyon liderleriyle iş birliği içinde olunması kritik önem taşıyor.

CISO’lar yönetim masasında

CISO rolü daha önceden öncelikli olarak operasyonel ve teknik alanı ilgilendirirken, belli bir olgunluğa erişmiş organizasyonlarda artık siber güvenlik başlı başına bir departman olarak faaliyet gösteriyor ve üst yönetim katında da söz sahibi oluyor. EY araştırması, giderek daha fazla öne çıkan rolleri sayesinde, CISO’ların günümüzün yüksek riskli ortamında gerekli kaynakları güvence altına alma konusunda genel olarak başarılı olduklarını ortaya koyuyor. 

EY Türkiye Siber Güvenlik Hizmetleri Lideri ve Danışmanlık Bölümü Şirket Ortağı Ateş Sünbül, ilgili araştırma sonucunda çıkan temel eylem konularını şu şekilde değerlendirdi; 

“EY Küresel Siber Güvenlik Liderliği İçgörüleri araştırması, üst düzey liderlerin mevcut ve beklenen bir dizi tehditle mücadele ettiğine dair çarpıcı bulgular ortaya koyuyor. Ancak şirketler; teknolojilerinde basitliği ve bütünsel bakış açısını göz önünde bulundurarak siber riskleri minimuma indirebilirler. Bununla birlikte, siber güvenliğin yalnızca varlıkların korunmasıyla ilgili olmadığını unutmamak gerekir. İyi uygulandığında kurum çapında inovasyonu ve katma değeri destekleyip hızlandırabilir. Dolayısıyla siber güvenliğin organizasyonun ve işletim modelinin her parçasına entegre edilmesi, fonksiyonun değer yaratan bir itici güce dönüşmesini sağlayabilir. Belli bir olgunluk seviyesindeki kuruluşlar, personelin siber güvenlik alanında düzenli eğitim almasını sağlayarak, en yeni otomasyon ve önleyici araçlardan yararlanarak daha etkili bir siber güvenlik sistemi elde edebilirler.”

EY araştırmasıyla ilgili olarak detaylara EY web sitesi üzerinden ulaşılabilir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Eski model aracına kör nokta görüş sistemi taktı – Teknoloji

Eski model aracına kör nokta görüş sistemi taktı – Teknoloji

‘Teknikkariyer’ kullanıcı adıyla sosyal medya üzerinden içerik üreten Bayram Güran, eski model arabasının güvenlik kriterlerini modernize etti. 

Güran, kendi tedarik ettiği malzemelerle aracına kör nokta görüş sistemi monte etti.

Tüm aşamaları güzel kesitlerle hazırlayarak sosyal medyada paylaşan Teknik öğretmen Bayram Güran, elektrik devlerini, montajı tamamen kendi yaparak aracını yeni nesil araçlardaki kör nokta görüş sistemini eski model aracına böyle entegre etti.

İşte o anlar:

@teknikkariyer Sonunda Kör Nokta Uyarı sistemimizin montajını bitirdik. Satın aldığım set içerisinden çıkan led ve zili kullanmayarak kendi yaptigim esnek pcb ve verici modül ile sistemi kablosuz haberleşebilecek bir yapıya kavuşturdum. Pcb sponsorluğu için @jlcpcb ‘ye teşekkürler. Ürünlerin linki ve aklınıza gelebilecek muhtemel sorularınızın cevapları youtube kanalımda ki uzun versiyonunda mevcuttur. Proje her türlü yoruma açıktır. “Artık projeler bitti galiba silecek değişim videosu gelecek mi” diyen arkadaş burada mı? ???? #diy #modifiye #garaj #kendinyap #bsm #blindspotmonitoring #garaj #teknikkariyer #kornokta #körnokta #aracguvenlik #bmw #e36 #jlcpcb #flexpcb #arduino #433mhz #rf #electronic #parkingsensor @JLCPCB @bmw ♬ orijinal ses – Teknik Kariyer

Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

NASA: “Mars’tan alınan örnekler yaşamanın olabileceğini gösteriyor.” – Teknoloji

NASA: “Mars’tan alınan örnekler yaşamanın olabileceğini gösteriyor.” – Teknoloji

2024 YILINDA MARS’TA 2 ÖRNEK TOPLANDI

NASA, Kızıl Gezegen’de yer alan Jezero Krateri’nin bir zamanlar ‘potansiyel olarak yaşanabilir bir sürdürülebilir ortam’ olduğunu ortaya çıkardığını açıkladı. Söz konusu haber, gezginin bu hafta başlarında ‘Montdenier’ ve ‘Montagnac’ adlı iki kaya örneği toplama görevini başarıyla gerçekleştirmesini takip ediyor.

Buna göre alınan örnekler, onların eski lav akıntılarından oluştuğunu gösteren bazaltik bir bileşime sahip.

YERALTI SUYUNUN UZUN SÜREDİR MEVCUT OLDUĞU TESPİT EDİLDİ

Çekirdek numuneleri sağlayan ve ekibin ilk örnek toplama girişiminde hedeflediği kayada gördükleri değişiklik seviyesi, yeraltı suyunun uzun süredir mevcut olduğunu gösteriyor.

Perseverance , 6 ve 8 Eylül’de kaya örneklerini topladı ve ekip o zamandan beri onları 385 milyon kilometre öteden analiz ediyor.

NASA Genel Merkezi’nden Mitch Schulte konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Bu örnekler, Dünya’da gelecekteki laboratuvar analizleri için yüksek değere sahip. Bir gün, bu kayanın minerallerinin temsil ettiği çevresel koşulların sırasını ve zamanlamasını çözebiliriz. Bu, Mars’taki sıvı suyun tarihi ve kararlılığıyla ilgili büyük soruyu yanıtlamaya yardımcı olacak” dedi.

Bununla birlikte araştırmacılar kaya örneklerinde, yeraltı suyu buharlaştığında oluşmuş olabilecek tuzlar olduğunu belirledi. 

NASA, “Bu ilk iki kaya çekirdeğindeki tuz mineralleri, antik Mars suyunun küçük kabarcıklarını da hapsetmiş olabilir. Bu mineraller, Mars’ın eski iklimi ve yaşanabilirliği hakkında ipuçları sunan mikroskobik zaman kapsülleri olarak hizmet edebilir. Tuz mineralleri antik yaşamın izlerini koruma yetenekleriyle Dünya’da iyi bilinmektedir” açıklamasını yaptı.

“MİKROSKOBİK YAŞAM İÇİN YETERLİ ZAMANDIR SU BULUNUYOR”

Diğer taraftan bilim insanları, yeraltı suyunun bir zamanlar Jezero’nun içinde akan sudan kaynaklandığını veya göl kuruduktan çok sonra kayaların arasından geçmiş olabileceğini varsaydıklarını duyurdu.

Ancak kayaları değiştiren suyun on binlerce mi yoksa milyonlarca yıldır mı var olduğu belirsiz. NASA, suyun geçmişte bölgeyi mikroskobik yaşama daha elverişli hale getirecek kadar uzun süre orada olduğunun kesin olduğunu belirtti.

ÖRNEKLER HANGİ YÖNTEMLE İNCELENECEK

Öte yandan, Perseverance, Mars’ta geçirdiği süre boyunca dolduracağı 43 titanyum numune tüpünü taşıyor. Örnekler, gelecekte NASA ve Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) toplaması için Kızıl Gezegen’de bırakılacak.

Şu anda NASA ve ESA, 2026’da Dünya’dan ayrılacak ve 2028’de Mars’a ulaşacak iki uzay görevi daha başlatmayı planlıyor. İlki, Perseverance’a gidecek, doldurulmuş örnek tüplerini alacak ve onları bir ‘Mars çıkış aracına’  yerleştirecek. Bu roket, Mars yüzeyinden fırlatılan ilk nesne olma sürecinde patlayacak ve kabı Mars yörüngesine yerleştirecek, yani esasen uzayda yüzecek.

Zorlu operasyona dahil olan üçüncü ve son uzay aracı ise numune kabının yanında manevra yapacak, onu alacak ve Dünya’ya geri uçuracak. Dünya atmosferine başarılı bir şekilde yeniden girmesini sağlarsa, 2031’de Utah’taki bir askeri eğitim sahasında yere düşecek ve bu da Mars örneklerinin 10 yıl daha çalışılamayacağı anlamına geliyor.

İşte o görüntüler:

371 milyon km uzağımızdaki Mars’ta Jezero Krateri’nde çekilen görüntüleri paylaşan NASA: “Alınan iki örnek, Kızıl Gezegen’in yaşanabilir olduğunu gösteriyor.”


— Aykırı (@aykiricomtr) January 13, 2024

Haber Kaynağı ulusal24.com

342 Km hızla hareket eden trenin konforunu böyle görüntüledi – Teknoloji

342 Km hızla hareket eden trenin konforunu böyle görüntüledi – Teknoloji





Çin’deki yüksek hızlı tren ağı, dünyanın en gelişmiş ve geniş olanlarından biridir. Çin, son yıllarda büyük çaplı altyapı yatırımları yaparak yüksek hızlı tren ağını genişletmiş ve modernleştirmiştir. İlk yüksek hızlı tren hattı 2007 yılında Pekin ile Tianjin arasında açılmıştır. Çin’in yüksek hızlı tren ağı, 2022 itibarıyla 38.000 kilometreyi aşan bir uzunluğa sahiptir ve ülkenin büyük şehirlerini birbirine bağlamaktadır. Bu ağ, Pekin, Şanghay, Guangzhou, Shenzhen gibi büyük şehirleri birbirine bağlayan ana hatlardan oluşmaktadır.

Çin’in yüksek hızlı tren teknolojisi, trenlerin çok yüksek hızlara ulaşmasına olanak tanıyan ve seyahat sürelerini önemli ölçüde kısaltan modern raylı ulaşım sistemlerini içermektedir. Bu trenler genellikle 300 km/sa (186 mil/sa) ve üzeri hızlara ulaşabilmektedir.

Sosyal medyada yayılan bir görüntüde ise 342 kilometre sürate giden hızlı tren içindeki bir yolcu test konmuş bir su şişesini ve dik bir şekilde konmuş bozuk parayı çekti. Su da titreşim gözlenmezken para ise ine kenarının üzerinde düşmeden durdu.

Yüksek hızla giden trende herhangi bir sarsıntı olmaması ise izleyenleri şaşırttı.

İşte o görüntüler:


Haber Kaynağı www.aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Araba almak isteyen vatandaşa ekspertiz şoku – Teknoloji

Araba almak isteyen vatandaşa ekspertiz şoku – Teknoloji

Almak istediği aracı kontrol etmek üzere ekspertize götüren bir kişi, araçtaki değişim ve tadilatları duyunca ne diyeceğini şaşırdı.

Ekspertiz raporunda, aracın dış parçalarının hemen hepsinin büyük oranda değişim ya da tadilat gördüğü ortaya çıktı. Aracın daha önce motorunun da yandığı ve tamir edildiği ortaya çıkarken motorunun hâlâ yeterince sağlıklı olmadığı ve yağ kaçağı olduğu öğrenildi.

Ekspertiz uzmanı, aracın durumunu müşterilerine anlattığı anları kayda alarak sosyal medyada paylaştı. Uzmanın müşterilerine karşı kullandığı üslup dikkat çekti.

Birçok kullanıcı uzmanın üslubunu eleştirirken gelen bazı yorumlar dikkat çekti. Bir kullanıcı, “Ustam üslubun pek hoş gelmedi. Anlamayn adama ‘Beni iyi dinle’ demek, müşteriyi insan içinde rencide eder gibi gibi konuşmak pek hoş şeyler değil” dedi.

Bazı kullanıcılar ise eleştirilerini daha sert bir dille yaptı. Ekspertiz uzmanının üslubundan rahatsız olan bir kişi, “Karşısındaki insanın maddi durumuna göre üslup belirlemek gevşekliktir” ifadelerini kullandı.

İşte o görüntüler:

Araba almak isteyen vatandaş eksper raporunu görünce ne diyeceğini şaşırdı. Aracı yorumlayan eksper görevlisinin üslubu dikkat çekti.


— Aykırı (@aykiricomtr) January 12, 2024

Kaynak: aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Tesla’nın otomatik pilotunu açıp uykuya daldı – Teknoloji

Tesla’nın otomatik pilotunu açıp uykuya daldı – Teknoloji

Görüntüler Amerika’dan… son yıllarda piyasaları kasıp kavuran otomatik pilot özelliği ile dikkat çeken Tesla kullanıcılarını rahata alıştırmış görünüyor.

Tesla sahibi bir kadının otomatik pilotu devreye sokarak otobanda rahat bir şekilde uyuduğu anlar sosyal medyada paylaşıldı.

O anları seyir halindeki bir başka yolcu kayda aldı.

Paylaşılan görüntüler güvenlik konusunda tartışmaları beraberinde getirdi.

İşte o görüntüler:

Tesla’nın otomatik pilotunu açıp uykuya daldı. Görüntüler tartışma konusu oldu.


— Aykırı (@aykiricomtr) January 12, 2024

Kaynka: aykiri.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com

Türkiye de 2023 yılında 1 milyon siber saldırı gerçekleşti

Türkiye de 2023 yılında 1 milyon siber saldırı gerçekleşti

WatchGuard Tehdit Laboratuvarı’ndan elde edilen verilere göre, 2023 yılında Türkiye’de gerçekleşen kötü amaçlı yazılım saldırıları bir önceki yıla göre %1.32 oranında düşüş göstererek 1.002.331’e geriledi. Saatte 115 adet saldırının yaşandığını ve bu saldırıların birçoğunu “Gen. Variant” türünde kötü amaçlı yazılımlarının oluşturduğunu belirten WatchGuard Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, siber saldırılarda ciddi bir artış olmasa da şirketleri ve bireysel kullanıcıları dikkatli olmaya çağırıyor.

 Bütünleşik siber güvenlik alanında küresel bir lider olan WatchGuard, 2023 yılında Türkiye’de meydana gelen siber saldırılarla ilgili önemli verileri açıkladı. WatchGuard Tehdit Laboratuvarı tarafından elde edilen veriler, 2023 yılında saldırıların bir önceki yıla göre %1.32 azalarak 1.002.331 adet kötü amaçlı yazılım saldırısı gerçekleştiğini raporluyor. WatchGuard Türkiye ve Yunanistan Ülke Müdürü Yusuf Evmez, 2023’te Türkiye’ye yönelik siber saldırılarda ciddi bir artış olmasa da şirketlerin ve bireysel kullanıcıların saldırılara karşı dikkatli olması gerektiğini vurguluyor. 

Günde 2.754 Adet Kötü Amaçlı Yazılım Saldırısı Meydana Geliyor!

 WatchGuard Tehdit Merkezi’ne UTM cihazı Firebox’lardan gelen verilerle hazırlanan rapora göre, 2023 yılında Türkiye’de her gün 2.754, her saat 115 ve her dakika 2 adet kötü amaçlı yazılım saldırısı gerçekleşti. Saldırıların birçoğunun Gen:Variant.Lazy.282231 ve Adware.Generic.3106131 kaynaklı kötü amaçlı yazılımlar olduğunu aktaran Yusuf Evmez’e göre, kötü amaçlı yazılım saldırıları bir yılda %1.32 oranında düşüşe geçse de gerekli önlemleri elden bırakmamak gerekiyor.

2023’ün Nisan Ayında Siber Saldırılar Rekor Kırdı

 2023 yılının Nisan ayında rekor sayıyla 203.583 adet kötü amaçlı yazılım saldırısı gerçekleşirken, bu saldırıların %6’sını sıfırıncı gün (zero-day) saldırıları oluşturdu. Günümüzde geleneksel koruma metotlarının, bilgi sistemlerine ve hassas verilere çok büyük zarar veren bu saldırılara karşı yeterli savunma sağlayamadığını aktaran Yusuf Evmez, şirketlerin makine öğrenmesi gibi yeni teknolojileri kullanabilen güvenlik cihazlarını ve yazılımları kullanmalarını öneriyor.

 Ağ Saldırıları %308 Arttı

Günümüzde birçok kurum verilerini ağlara taşırken, bu durumu fırsat bilen ve verileri elde etmek isteyen siber saldırganlar ağlara sızarak güçlü saldırılar düzenliyor. Ağ saldırılarının 2023 yılında %308 yükseliş göstererek 42.520 seviyesine yükseldiğine ve bu saldırıların çoğunluğunun “WEB Directory Traversal -2.u” olarak gerçekleştiğine dikkat çeken Yusuf Evmez, ağlara girmeyi hedefleyen siber suçluların hedeflerine ulaşmak için her yöntemi denemeye devam ettiğini vurguluyor. 

 “Brute Force Saldırıları Hala En Yaygın 10 Saldırı Arasında Yer Alıyor”

WatchGuard Türkiye ve Yunanistan Satış Mühendisi Alper Onarangil, “2023 yılında yaygın olarak kullanılan birçok üründe ortaya çıkan güvenlik zafiyetleri, güvenlik yamalarının eksikliğinden dolayı, servis ve uygulamalara yönelik yapılan ataklarda belirgin bir artışa neden oldu. Bu atakların detaylarına bakıldığında, eski bir saldırı olmasına rağmen brute force saldırılarının hala en yaygın 10 saldırı arasında yer aldığı görülüyor. Saldırıların etkilerini azaltmak için, atak yüzeyini daraltmak kritik bir öneme sahip. Bu nedenle, işletim sistemleri ve uygulamalardaki güvenlik zafiyetlerine karşı zamanında yamaların uygulandığından emin olmak için merkezi bir yama yönetim yazılımı kullanmak önem taşıyor. Bu yamaların kullanıcı inisiyatifine bırakılmadan otomatik olarak yüklenmesi gerekiyor. Güvenlik açısından, şifre ve kimlik bilgilerinin korunması da kritik bir konular arasında yer alıyor. Brute force saldırıları veya şifre hırsızlıklarının ardından oluşabilecek saldırılardan korunmak için en etkili yöntemlerden biri olan çok faktörlü kimlik doğrulama, güvenliği artırarak bilgi güvenliği risklerini azaltmada önemli bir rol oynuyor.” açıklamalarında bulunuyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Haber Kaynağı www.sektorel.com.tr

Haber Kaynağı ulusal24.com